‘EDİLGİN’ BİR GÖZLEMCİ OLMAK

Geçmişte yaşamak, ilerlemekte olanların kaldırdığı tozu yutmak demek. Edilgin (pasif) olmak da öyle. Değerli çevirmen arkadaşımız Süha Sertabiboğlu sağ olsun, İngilizceden Türkçeye çevirdiği son üç kitabı bize verdi. Kitaplardan birisi için de “Okumaya bundan başla.” dedi. Süha’nın önerdiği ilk kitabın adı: “Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı”. (1) Hayatımızda hiç motosiklet kullanmadığımız için -keşke herkes, 67’sinde bisiklet sürmeyi öğrenen[…]

Yazının Devamı

‘OĞLUN KÖLE, KIZIN CARİYE OLDU’

Bugün 15 Aralık 2021; biz Türkler için önemli bir günün, 128. yıl dönümü. Danimarkalı bilim insanı Vilhelm Ludvig  Thomsen; 15 Aralık 1893’te, Göktürk Abecesi’ni çözüp Orhun Yazıtları’nı okuduğunu bilim dünyasına açıkladı. * 1889 yılında Moğolistan’ın Orhun Vadisi‘nde bulunan yazıtlar; tarihte ilk kez “Türk” adının geçtiği, VIII. yüzyıla ait ‘anıtsal belge’ niteliğinde. Göktürk Devleti yöneticisi Bilge Kağan, yazıtlarda halkına, aklın sesine kulak[…]

Yazının Devamı

CİNSİYETSİZ ZAMİR

Mustafa Kemal Atatürk’ün büyüklüğünü, çağını aşan ileri görüşlülüğünü bir kez daha ortaya koyan gelişme: Fransızlar bu günlerde “cinsiyetsiz adılı (zamir)“ tartışıyor. Ünlü sözlük Le Petit Robert’i hazırlayan dilbilim kurulu; “o” anlamındaki, erkek için “il”, kadın için “elle” adıllarını birleştirip “iel” diye bir adıl kullanmayı önerdi. Öneriyle çağ dışı kadın – erkek ayrımının, dilbilgisinden de kaldırılmasını amaçlıyorlar. Atatürk, Fransızların şimdi yapmak istediklerini, en az 89 yıl önce düşünüp[…]

Yazının Devamı

ARALIKTA RAPSODİ

Eskiler, “Lodosun gözü yaşlıdır.” derlerdi. 2021 de ağlayarak gidiyor. “Ağlayan öküz”! Şaka değil; Çin astrolojisine göre 2021’in Şubat ayında başlayıp 2022 Ocak’ında bitecek olan, “Öküz Yılı” imiş. Öküz Yılı’nın renkleri de ilginç; metal beyazı, yeşil ve sarı. Polonyalı film yönetmeni Kieslowski’nin ‘Renk Üçlemesi’ni andırıyor gibi: 1- Nasıl bir yılsa bu yaşadığımız; hepimizin beti benzi atmış, beyaza kesmiş durumda. Siyasetçi deyişiyle ‘metal yorgunuyuz’. 2- “Yeşil”, biz sıradan ölümlülerin baş belası; dünyaya kazık[…]

Yazının Devamı

VAHDETTİN’İN ‘GİTTİĞİ’ GÜN -2

Son Osmanlı padişahı Vahdettin, ağabeyi Sultan Reşat‘ın (V. Mehmet) İspanyol gribinden ölmesi üzerine, 3 Temmuz 1918’de tahta çıkmıştı. “Cülus”tan dört ay on gün sonra 13 Kasım 1918’da Osmanlı başkenti İstanbul, emperyalistlerce ilk kez işgal edildi. * İşgal altındaki İstanbul’da, başta gıda maddelerinde görülmemiş fiyat artışları yaşandı; ekmeğin fiyatı 12 kat, zeytinyağının 23 kat, şekerin 60 kat[…]

Yazının Devamı

VAHDETTİN’İN ‘GİTTİĞİ’ GÜN -1

Bugün 17 Kasım 2021.  Türk tarihinin en önemli sayfalarından biri; son Osmanlı padişahı VI. Mehmet Vahdettin’in, İngiliz gemisi ‘Malaya’ ile ülkeyi terk ettiği günün, 99’uncu yıl dönümü. * Osmanlı başkenti İstanbul, 13 Kasım 1918 ve 16 Mart 1920 tarihlerinde olmak üzere iki kez işgal edildi. * 10 Ağustos 1920’de imzalanan Sevr Antlaşması ile de Anadolu, emperyalizmin çizmesi altına sokuldu. * Büyük[…]

Yazının Devamı

10 KASIM, GENÇLER VE FİGÜRLER…

Bugün 10 Kasım 2021. Atatürk‘ün kendi deyişiyle ‘naçiz bedeninin toprak olduğu’ günün 83. yıl dönümü. Saat 9’u beş geçe, bütün Türkiye’de iki dakikalığına yaşam duracak. Ulusal yas çerçevesinde, O’nun gözbebeği TBMM’nin ve sonsuz uykusunda bulunduğu Anıtkabir’in dışındaki tüm bayraklar yarıya indirilip ‘boynunu bükecek’. Asıl boynu bükük olansa 83 milyonluk koskoca bir ulus. Demek istediğimiz, ülke kaynaklarının savrulmasıyla derinleşen yoksulluktan çok, tünelin[…]

Yazının Devamı

RABBENA HEP BANA -3

‘En büyük bayram’ olarak kutladığımız Türkiye Cumhuriyeti’nin 98. kuruluş yıldönümünü geride bıraktık. ‘Dalya’ demeye iki yıl kala, ulusumuza bir kez daha kutlu olsun. 29 Ekim bu kez cuma gününe denk geldiği için cuma hutbesinde, Cumhuriyetimizin -ve Diyanet İşleri’nin- kurucusu Atatürk’ün ‘yasak savma’ türünden de olsa anılmasını bekleyenler oldu. Safdillerin beklentisinin tersine, ‘yasakçı’ uygulamalara yenisi eklendi; Atatürk Devrimi yolunda yayın çizgisi izleyen medya organlarımızdan Cumhuriyet gazetesi, Foks TV ve ANKA habercilerinin, 29[…]

Yazının Devamı

RABBENA HEP BANA -2

Yaşar Kemal‘in Cumhuriyet gazetesinde 1975’te yayımlanan bir yazı dizisi, belleğimizde taptaze: “Çocuklar İnsandır” Usta romancımız çocuklarla yaptığı, daha doğrusu ‘çocukla çocuk olduğu’ röportajlarından oluşan bu diziyle  toplumumuzu ‘yarınlarına’ sahip çıkmaya çağırıyordu. Turhan Selçuk’un çizimleri ve Ara Güler’in çektiği fotoğraflarla daha da çarpıcı hâle gelen röportaj dizisinin (1) üzerinden yarım yüzyıla yakın zaman geçti. Kayseri’de, dört yaşındaki Saliha Çakır’ın beklenmedik[…]

Yazının Devamı

RABBENA HEP BANA -1

Afganistan’ı işgal eden kadın düşmanı köktendinci Taliban’dan bir heyet, geçen hafta Türkiye’nin çağrılısı olarak geldiği Ankara’da resmî görüşmeler yaptı, biliyorsunuz. Aynı günlerde sosyal medyamızda, Aziz Sancar imzasıyla şu ileti paylaşıldı: “Kızlar okuyun. Okumazsanız kolunuza takılan üç bilezik, kocanızın ömür boyu ödeyeceği salon takımıyla övünen, çeyizi dünyadaki en değerli eşya sanan bireyler olursunuz. Dışarıda nehir gibi akan bir hayat[…]

Yazının Devamı

ÇER ÇÖPTEN GEÇİNME YASAĞI!

Susan Sarandon, ülkemizde “Karışma Anne” adıyla oynatılan “The Meddler” (Y. Lorene Scafaria) filminin bir sahnesinde, bir dilim ekmeğin ortasını oyup içine yumurta kırarak pişirip yer. Ama ne yemek! Bir daha aynı tadı hiçbir şeyde bulamayacakmış gibi, her kırıntısıyla ‘mutlu’ olarak; “Mmmhhh!..” Yaşamı, bütün gözenekleriyle solumak iyi bir şey gibi geliyor insana. Ama zamanla, çer çöpü de içinize çekmiş[…]

Yazının Devamı

DİYANET VAGADUGU’DA

Mini mini birlerin okul şarkısı “… yaprak yaprağa sürünür / Kışın karlara bürünür”ün nakaratı olan “Orman ne güzel, ne güzel”e şimdi şu dize eklenirse hiç şaşırmayız: “Yoksulluk ne güzel.” (Enerji ürünlerine ardı ardına yapılan -ve daha da yapılması beklenen- yüksek zamlardan sonra çocuklarımızın, önümüzdeki karakışı ‘yoksulluk güzellemesi’ ile karşılayabilmeyi çekirdekten öğrenmeleri ‘iç ısıtıcı’ olabilir! Hem dersini[…]

Yazının Devamı

SENED-İ İTTİFAK 213 YAŞINDA

Tarihimizde 29 Eylül 1808‘in önemli bir yeri var. 213 yıl önce bugün Osmanlı başkenti İstanbul’da, “padişahın yetkilerinin kısıtlanması” ile sonuçlanan bir toplantı başlatıldı. Padişah II. Mahmut döneminde, Kâğıthane’deki Çağlayan Kasrı’nda, merkezî hükümet ile âyan (padişahça oluşturulan bir tür senato ya da devletin ileri gelenleri) arasında bir dizi gerilimli görüşme yapıldı. 7 Ekim 1808’de de pek çok hukukçunun “ilk Türk[…]

Yazının Devamı

KADERİ ‘KEF’ İLE YAZILMAK

Şair Nedim’in, 30 Ekim 1730 tarihinde bu dünyaya veda ederken (doğ. 1681) söylediği son sözlerden biri: – Benim kaderim, ‘kaf’ yerine ‘kef’ ile yazılmış.  Osmanlı’nın kullandığı Arap Abecesi’nde “kader” sözcüğü, ‘kef’ harfiyle yazılınca “keder” anlamına geliyormuş. En az kırk yıldır, argo deyişle ‘arabeske bağlamış’ bir toplum olarak -Patrona Halil isyanında kaçarken damdan düşüp öldüğü öne sürülen- Nedim‘le benzer acı, üzüntü, dert, sıkıntı, tasa burgacında (türbülans) debelenip[…]

Yazının Devamı

TÜRKİYE’YE YAKIŞIYOR MU?

Şair Eşref’e, “Abdülhamit’in torunu doğmuş.” demişler. – Öyle mi? Adını ne koymuşlar? – Ertuğrul. – Eyvah!  Biz  sonuna  geldik  sanıyorduk. Desenize baştan başlayacağız! Daha önce de aktardığımız bu öykücüğü (anekdot), YeniGün okurları için yinelemek istedik. Bir hanedan bile olsa Osmanlı, bizim geçmişimiz. ‘Yeni Osmanlıcı’ diye tanımlanan kişiler, 2021 Türkiye’sinde laikliği hallaç pamuğu gibi atıyor. Anayasa bütünüyle yürürlükten kalktı da haberimiz[…]

Yazının Devamı

MODA DİL YANLIŞLARI

“Moda”, dilimize İtalyancadan girmiş bir sözcük; bilindiği gibi, ‘değişiklik gereksinimi ya da süslenme özentisiyle toplum yaşamına giren geçici yenilik’ demek. Yanlışın da modası mı olurmuş? demeyin. Oluyor. Örneğin, -mecazî anlamıyla- gözün gözü görmediği 2021 Türkiye’sinde çok sık duyduğumuz sözlerden biri: “Falanca kişi, benim ‘muhattabım’ değil.” Son olarak bir gazetenin deneyimli[…]

Yazının Devamı

ATALARIN SÖZÜNE DE SAYGI

Atasözü ve deyimler, ulusların -kimi zaman insanlığın- binlerce yıllık yaşam birikimiyle oluşmuş; salt olumlu değil, olumsuz değer yargılarını da anlatan özlü sözlerdir. Bunların kimileri öğüt niteliğindedir; kimileriyse kişilere ve toplumlara yönelik eleştiri, yergi, alaysılama / tersinleme (ironi) içerir. Ekinimizin (kültür) temel taşlarından olan atasözleri ve deyimlerdeki sözcükler, değiştirilemez. [Yalnızca, kimilerinde adıllar (zamir) değiştirilebilir ki o durumda tümcenin öteki kimi ögelerini[…]

Yazının Devamı

MUHTACA BAYRAM ETTİRELİM

Dört günlük Kurban Bayramı’nın ilk günündeyiz. Kovit 19 pandemisinin daha da önemli kıldığı ‘sağlık koruma’ (hijyen) kurallarına uygun olarak kestiği kurbanı yoksullara dağıtan yurttaşlarımıza, Allah kabul etsin, diyoruz. Türkiye’de önceki yıl kişi başına 8,5 kilo olan kırmızı et tüketimi, 2020’de yedi kiloya değin düştü (1). Yani toplumca ayda ortalama 650 gram dolayında kırmızı et tüketebiliyoruz. Söz konusu miktar, dünya ortalamasının[…]

Yazının Devamı

‘JE TE VEUX’

Aşı karşıtı, doksan yaşında bir kadın, korona virüsünün alfa ve beta adı verilen iki ayrı değişkesine (varyant) birden yakalanarak yaşama veda etmiş. Kadının ölümüne şaşırdık; çünkü o bir Türk değil, Belçikalı. Böyle şeylerin hep bizde olmasına alışkınız. Ama, çok geçmeden bu kez Belçikalı değil, bir Türk ‘bacımız’ bizi irkiltti. Sokakta[…]

Yazının Devamı

KAHRAMANINI KURTARMAK

Türk Sineması’nın parlak yıldızlarından oyuncu, yönetmen, senarist Kartal Tibet, 2 Temmuz 2021 günü sonsuzluğa uğurlandı. Tibet, 1938 yılının 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü’nde Ankara’da dünyaya gelmişti. Ankara Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü‘nde öğrenim gördü. 1961’de, Ankara’nın ilk özel tiyatrosu Meydan Sahnesi’nin kurucuları arasında yer aldı. Çizgi romancı Suat Yalaz (1932- 2020) tarafından ‘keşfedilince’ yaşamı değişti, Tibet’in. O artık beyazperdenin Karaoğlan’ıydı. Yalaz’ın Karaoğlan çizgi romanı; 1960’ların başında önce Akşam, ardından Milliyet gazetesinde ‘tefrika’ edilmiş, çok tutulunca dergi[…]

Yazının Devamı