‘YİTİKLİ’ OLMADI!

En az bin yıllık bir Türk atasözü: “Yitiglig anası koyun açar.” Kaşgarlı Mahmut’un (1005 – 1105) “Divan- Lügat’it Türk”ünden. Anlaşılması biraz güç atasözünü, 16. yüzyılda yaşamış olan şair Güvahi de manzum “Pendname”sinde şöyle aktarıyor: “Yitiklü anasının koynun arar.” Değerli dilbilimci Prof. Dr. Doğan Aksan’ın (1929 – 2010) yorumuyla bu atasözümüz,[…]

Yazının Devamı

DİN, BİLİME ALET EDİLİR Mİ?

İnsan, dünyayı kendi gözüyle, balık da balık gözüyle görür. Peki, gerçek dünya hangisi? Einstein’a (1879 – 1955) göre, “zaman / nesne / mekân /  hareket”, birbirinden bağımsız değildir; “göreli” (izafi) bir ilişki içindedirler. Düz yolda saatte 100 km sabit hızla giden bir otomobilin içindeyiz, diyelim. Yanımızdan 70 km hızla ilerleyen[…]

Yazının Devamı

DEMOKRASİYE KÖR OLMAK

14 Mayıs 2023 günü, Kafkaesk (*) bir sabaha uyandık. Prag’lı yazar Franz Kafka’nın (1883 – 1924) “Dönüşüm” öyküsünde, gezgin satıcı Gregor Samsa’yı bir güne hamam böceğine dönüşmüş olarak başlatması gibi… (Sanatçıların böyle bir özgürlükleri / sihirli güçleri var; her şeyi dilediklerince yaratıp dünyaya gönderebiliyor ya da dönüştürebiliyorlar.) Biz de o[…]

Yazının Devamı

AKIL VE SEÇİM

Türklerin, “akıl” sözcüğünü Araplardan almadan önce onun yerine “ög”; ‘akıllı’ karşılığı olarak da “ögli” dedikleri biliniyor (1). “Ög;  düşünme, anlama ve kavrama gücü” demek olan “akıl”ın yanı sıra “anlak” (zekâ) ve “algı” (idrak) anlamlarına geliyor. Günümüzdeki öz Türkçe karşılığı “us” olan “akıl”;  Arapça aslında ‘deve kösteği’ demekmiş. Arap’ın, kaçmasın diye […]

Yazının Devamı

HATAY = HAYAT

. İnsan, dünyaya bir kere gelir. ‘Biricik’ yaşamını, üyelerinin birbirini sürekli itip kaktığı, üstüne ölü toprağı serpilmiş ilkel bir toplumda, ağır kanlı bir sürüngen gibi pinekleyerek geçirmek de var… Günün yirmi dört saati canlılığını yitirmeyen, insanların birbirine saygı çerçevesinde sosyalleştiği; kütüphaneleri, sinema – tiyatro – konser salonlarıyla türlü kültür /[…]

Yazının Devamı