GÜZEL BAKMAK SEVAPTIR

Sosyalizmi karalamak isteyenler, bu öğretinin dinsel yönüne ilişkin Karl Marks’ın (1818 – 1883) bir sözüne sarılırlar: “Din halkın afyonudur.” Oysa, Marks’ın (*) özdeyişinin tamamı şudur: “Din, ezilen insanın iç çekişi, kalpsiz bir dünyanın kalbi, ruhsuz bir dünyanın ruhudur. Din, halkın afyonudur.” Türkiye, kötü günler geçiriyor. Bizim Diyanet İşlerinin, “ezilen insanın[…]

Yazının Devamı

ÇAĞIN VEBASI: CAHİLLİK

Avrupa’yı 1347-1351 yılları arasında mahveden Kara Veba’dan dönemin yobazları tarafından sorumlu sayılan kedilere topluca kıyıldığını duymuştuk. Ama, dahasını Eduardo Galeona’dan okuyunca kanımız dondu: “On dördüncü yüzyılda, Katolik inancın koyu fanatikleri Avrupa şehirlerindeki kedilere savaş açtılar. İblis’in emrindeki bu şeytani hayvanlar çarmıha gerildiler, kazığa oturtuldular, canlı canlı derileri yüzüldü ya da ateşe atıldılar. Bunun[…]

Yazının Devamı

JAPONLARDAN NE ÖĞRENELİM

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki hafta kadar önce ziyaret ettiği Japonya’da, 2018 yılı rakamlarıyla kişi başına ulusal gelir, 39 bin 308 dolar… (Bizdeyse on bin doların altında.) Oysa, 1930’larda dünya ölçeğinde yaşanan ekonomik bunalımın perişan ettiği bir ülkeydi, Japonya. Yüzölçümü 378 bin kilometrekare olan bu adalar ülkesinde 50 milyonu aşkın nüfus yaşıyordu[…]

Yazının Devamı

POLİTİKACIYA KIZ VERİLİR Mİ ?

Politikacılık bir meslek değil. Eski Çek Cumhuriyeti Devlet Başkanı Vaclav Havel (1936 – 2011), dünyaca ünlü bir şairve yazardı. (Onun,1980’lerde bizim İBB Şehir Tiyatroları’nda oynanan “Görüşme, Kutlama, Çağrı” adlı tiyatro üçlemesini ilgiyle izlemiştik.) Havel, üç kez hapse girip çıktı. İlkinde, 1968 yılında Sovyet Rusya’nın ülkesini (bölünmeden önceki adıyla Çekoslovakya) işgaline karşı insan hakları bildirisihazırlayanlar arasında yer aldığı için[…]

Yazının Devamı

‘ŞEYTANLARIMI (!) ÖLDÜRME, YOKSA…’

Çetin Altan, bir sabah Kabataş’ta vapurdan inince kıyıda Özdemir Asaf’ı görür. Şair eğilmiş, pür dikkat denize bakmaktadır. Çetin Altan: – Günaydın. Hayrola?.. Özdemir Asaf: – Sormayın yahu! Dün gece burada ceketimi denize düşürdüm. Kıyıya vurur umuduyla bakıyorum işte!.. Gece “Fuaye”de içmiş olmalı yine. Ferhan Şensoy’un anlatımıyla (1): “Taksim’de, Fransız Konsolosluğu’nun arkasındaki sokakta, birincisi gereğinden[…]

Yazının Devamı