Portakal Orada Kal

Ana haber bültenlerini Foks TV’den izlemek, bizim için hoş bir alışkanlık oldu. (Bu TV kanalının adını ‘-x’ yerine niçin ‘-ks’ harfleriyle yazdığımızı aşağıda açıklayacağız.)

Foks TV, öncelikle nesnel (objektif) habercilik yapıyor.

Sonra, Fatih Portakal’ın sunumunu beğeniyoruz.

BELAGAT MI, TALAKÂT MI?

‘Kitabî’ konuşan bir sunucu değil, Portakal. Batılıların ‘retorik’, bizim Osmanlıca ‘belagat’ dediğimiz ‘konuşma sanatı’nın ustası da sayılmaz. Zaten öyle olsa TV’de kendisini izlerken ‘sözünün büyüsüne’ kapılıp sunduğu haberin içeriğinden kopabilirdik.

“Belagat” değilse de sahip bulunduğu “talakât” (kolayca, düzgün söz söyleme) yeteneğine, sunduğu haberi içselleştirdiğini gösteren ‘beden dili’ni eklemesi, ekranda inandırıcı kılıyor, Fatih Portakal’ı.

Foks TV; haber bültenlerinde izleyicinin katılımını sağladığı “etkileşimli” (interaktif) yöntemi kullanıyor. ‘İnternet vandalları’nın her an küfür yağdırdığı Portakal, efendiliğini hiç bozmuyor. Terbiyesiz güruh, bu olgun tutum karşısında büsbütün çılgına dönüyordur!

Tutarlı çizgisinden ödün vermemesini dilediğimiz sunucuyu kutlarken kendisine iki ayrı noktayı anımsatalım:

“Televizyon” sözcüğünün kısaltması olan ve “teve” diye okuması gereken “TV”ye, birçok sunucu gibi Portakal da “tivi” diyor.

Kendisi, “Bazı izleyiciler kanalımızdan ‘fok tivi’ diye bahsediyor; adımız ‘foks tivi’dir.” demişti. Bizce kanalın adı, ‘-ks’ harfleriyle “Foks TV” diye yazılmalı. Çünkü, Türk Abecesi’nde ‘x’ harfi yok.

Bu konuda, bir ‘Babıâli efsanesi’ anlatılır; Hürriyet’i telefonla arayan bir okur, o günün manşetindeki “ni çarpı on”un ne demek olduğunu sorar. Okurun ‘okuyamadığı’, 1969-1974 yılları arasında görev yapan ABD Başkanı’nın soyadıdır. “Nixon” o tarihten sonra Hürriyet’te ‘-ks’ harfleriyle “Nikson” diye yazılmaya başlar. Özgün yazımında “x” harfi içeren öteki yabancı sözcükler de…

HAFTANIN ‘ŞAKA GİBİ’Sİ

Bir bakanlık müsteşarı, bir şirketin yetkilisine telefon eder:

– Cumhuriyet Gazetesi’nde bugün ilanınız var. Galiba, reklamcınızın gözünden kaçmış!

Gazeteci Ahmet Şık, Halk TV’deki (sunucusu Ayşenur Arslan’ın, Hüsnü Mahalli haksız yere tutuklanınca sona erdirdiği )“Medya Mahallesi”nde, yukarıdaki savda bulundu.

‘Adaletinden sual olunmayan’ Adalet ve Kalkınma Partisi yetkilileri,

fırıncılara söylesinler; 10 mensubu demir parmaklıklar ardındaki Cumhuriyetçilerin çoluk çocuğuna ekmek de verilmesin!

GRAM GRAM ‘EPİGRAM’

Polis terorist çıkıp / Rus elçiyi vurunca / Yerin dibine geçtik / Hazır geçmişken  / Âlâyıvala ile /Avrasya Tüneli’ni açtık!