KARLA GELEN…

Ocak ayının ortalarındaki ‘ilkyaz iyiliği’ sona erdi. ‘Limonata’ havalar, soğuyuverdi. Evimizden sokağa inilen merdivenlerin başında bir “gladicia” ağacı var. Bu mevsimde ağacın -kimi zamane politikacılarına benzettiğimiz- çirkin, yapış yapış ve yalancı keçiboynuzu tohum keseleri, arsızca dört bir yana dağılıyor. Dün, onların üzerine basmayalım diye basamaklarda slalom yaparken birden dolu tanecikleriyle karışık Tevfik Fikret dizeleri yağmaya başlamıştı: “Küçük, tekdüze, ürkek darbeler / Kafeslerde, camlarda titreşerek… /[…]

Yazının Devamı